20 Şubat 2015 Cuma

MASUMİYET PRENSESİ


Yolculukları çok severdim:Otobüs, dolmuş; şehirler arası, şehir içi.Hep yolcu olmak, yolda olmak isterdim ve bir gün  Masumiyet Ülkesine ulaşmak.
Külkedisi misali bal kabağım otobüs olmuştu.En sevdiğim müziği dinliyordum.Ya da hayal kuruyordum.Kalabalıktı otobüs ilk defa böyle bir ortamdaydım.Biri iniyor, biri biniyor insanlar telaş içinde bir yerden bir yere gidiyorlardı.Bense evime gitmek için yolcuydum.
Yolculuk başımı döndürüyor, sanki koca bir saray bense dans ediyordum.Başım öyle dönmüş ki herkes gitmiş yalnız ben kalmışım.Son durak.Saat on ikiyi vuruyor.Prenses külkedisine dönüşüyor.Gözümü açtığımda ne saraydayım ne dans ediyorum.Ben karanlıklarda yolcuydum.Çırpındım, inmek istedim.Kendimi korumaya çalıştım.Olmadı.Ben yolcuyken kaybettim her şeyimi.Ben sadece yolda olmak istemiştim, yalnızca bir yolun yolcusu.Bu yolda öldüm.Önce bıçaklandım sonra başıma vuruldu, ellerim kesildi sonrada yandım.
Şimdi hayalini kurduğum evimde Masumiyet Ülkesindeyim.Üzülme anne ben Masumiyet Prensesiyim.

2 yorum: