
Özgürlük ne kadar da yakın bir
gurbet, ne ulaşılabilir bir ütopya. Kralların kuralları,
tanrıların buyrukları, toplumun kalıpları... Ve onca buyruk
arasında başına buyruk olmayı unutan insanın başkalarına göre
yaşaması. Yaşamak öylesine özgür ve sınırsızken; özgür
yaşamı ideolojilerin çizdiği korkunç devletlerde, tanrıların
iyi dindarlara sunduğu cennetlerde aramak gülünç olmaz mı?
Cennet de burada cehennem de. Mesele
kaderini eline alabilmek. Hayat benim hayatım diyebilmek. En azından
hayal kurmanın yasak olmadığı dünyada daha güzel, özgür,
şirin bir dünyada yaşama isteğini hayal etmek imkansız olmamalı.
"Özgür yaşamı ideolojilerin çizdiği korkunç devletlerde, tanrıların iyi dindarlara sunduğu cennetlerde aramak gülünç olmaz mı?"
YanıtlaSilİddialı bir cümle doğrusu...